العزائم
Cinleri
ve şeytanları itaat altına almayı öğrettiği ileri sürülen bir ilim.
Azâim
Arapça azîmet kelimesinin çoğuludur. Kişinin kalbini bir şeye bağlayarak bütün
mânevî ve ruhî gücüyle ona yönelmesine azîmet denir. Azâim ilmini bilenler bu
yolla bazı cinlere ve şeytanlara tesir ederek onları itaatleri altına
aldıklarına, kendi hizmetlerine soktuklarına ve bunlar sayesinde birtakım
hastalıkları tedavi ettiklerine inanırlar.
Taşköprizâde
ve Kâtib Çelebi başta olmak üzere Osmanlı âlimleri, hatta İslâm âlimlerinin
çoğu böyle bir tesir meydana getirerek sonuç almanın aklen ve şer‘an câiz
olduğu görüşündedir. Taşköprizâde, azâimle savunulan bir kalenin yine azâimle
tesirsiz hale getirilerek Sultan Mahmûd-ı Gaznevî tarafından fethedildiğini
anlatır. Yapılan duanın kabul edilmesi halinde Allah’ın iradesi kulun isteğini
nasıl yerine getiriyorsa azâimde de Allah’ın, himmet sahibinin dileğini yerine
getirdiğine inanılır. Kâtib Çelebi, himmet sahibinin azâim yoluyla isteğini
gerçekleştirmesinin niteliği konusunda çeşitli görüşler ileri sürer. Ona göre
azâimin biri mubah, diğeri haram olmak üzere iki şekli vardır. Hakkında hadis
bulunan ve şifa hassasına sahip olan âyetler ve esmâ-i hüsnâ ile yapılan azâim
câiz, sihir, büyü ve tılsım şeklinde yapılan azâim ise haramdır (bk. CİN).